8 Ekim 2012 Pazartesi

Truzim ve QR'in Ulasima Etkileri



 Codes Cover Every Inch Of Russia's Pavilion At The Venice Architecture Biennale 2012

Located near Moscow and scheduled to open sometime in 2017, Skolkovo has its sights set on becoming Russia’s Silicon Valley. In addition to housing developments and a university, the city will host some 500 science and technology companies such as start-ups, IT, biomedical research, nuclear research, energy and space technology.


The QR code pavilion in Venice is a fitting conceptual choice, using cutting edge technology to introduce a futuristic city to a global audience. Something about it has an “emperor’s new clothes” kind of feel to it though—it’s essentially an empty room with some really pretty wall paper. Still, QR codes have probably never looked more visually striking than they do in the photos below.
 www.dezeen.com


Lizbon


Biz, Lizbon Turizm Kurumu'yuz. Güzel ve tarihi şehrimizi çağdaş bir yöntemle tanıtmak istiyoruz. Bunun için, şehrimizin en hoş ve turistik şirin semti Chiado'da bakın ne yaptık? Biz, yüzyıllardır bina yüzeylerinde fayans kullanırız. Sokak ve caddelerde parke kesme taş kullanırız. Bunları, "bazıları" gibi kumun üzerine gelişigüzel dizmeyiz. Renkli taşlardan desen yaparız. Turistler bunlara bayılır. Yerlerin resimlerini çekerler. Bina yüzeylerini çekerler. Şehirde estetik ve tasarımın anlamını biliriz.
***
Taşlı fayanslı kültür ve güzel sanat geçmişimizi, geleceğe taşıdık: 500 yıllık taşlardan, yere bir metrekare büyüklüğünde bir QR (karekod) deseni yaptık.
Bu QR'ın resmini çekenler, şehrimizin binbir ayrıntısıyla yüklü bir siteye ulaştı. Şimdiye kadar reklamcıların yaptığını, biz de Lizbon Turizm Kurumu olarak yaptık. Bu, bir ilk oldu dünyada turizm tanıtımında.
Bununla yetinmedik: Şehrimize gelen turiste bilgi vermek kolay. Ama dışardan turist nasıl getireceğiz? 500 yıllık taşlarımızı yanımıza alıp Barcelona'y gittik. Orada yere bu QR'ı bir daha yaptık. Şehrin en civcivli bölgesinde "bu da nedir?" diye fotoğrafını çekenler, ekranda Lizbon'u gördüler.
İlgi, bilgi, milgi güzel... Ama bir de ödülümüz vardı bize ulaşanlara: Eğer bu sitemizi kullanarak otel ayırtırlarsa ve şehrimize gelirlerse, otelde bir gecelik ücret bizden!
Hoş di mi? Hoş... Çok hoş... Yenilikçi... Çağdaş...
Son bir not: Eğer bu videomuzu YouTube'da izlerseniz, 46. saniyede QR, ekranda görünecek. Hemen resmini çekerseniz sizi Portekizce ve İngilizce sitemize alacağız. Muito obrigado e bom dia (Teşekkürler, iyi günler)...


Biz, venedik Turizm Kurumu'yuz. Biz de Venedik'te ne yaptığımızı anlatalım bu QR zımbırtısıyla: Türkiye'ye bir yılda giden turist sayısı (25 milyon) kadar turist sadece bizim Venedik'e geliyor. Burası, dünyanın en tanınmış tarihi romantik şehri bizce. Paris falan hikaye!
Eh madem geliyorlar, o halde onları, çağdaş iletişim teknolojisi sayesinde, pek çok yığıldıkları ünlü adreslerden ötelere de gitmeye ikna edelim diye düşündük. Bize IBM yardımcı oldu bu konuda.
Kentin ilginç, ama uzak yerlerine de turistlerin yürümesini sağlayacak bir teknoloji kullandılar: Bazı nirengi noktalarına QR kodları koydular. O noktaya gelen turist, akıllı telefonuna bu kodu okutuyor. Nokta ve yöresi hakkında "cazip" bilgi, telefon ekranına geliyor. Turist bunu okuyunca, "Eh hadi oradan gidelim bakalım" diyor. Geçmeyi akıl etmeyeceği bir yere doğru yürümeye başlıyor. Eğer o tarafa giderse, merkezdeki insan yoğunluğu 1 kişi azalmış olacak. 10 kişi, 100 kişi, 1000 kişi böyle davransa, şehirde turist kalabalığını kitle kaynaklı bir şekilde yan yollara yönlendirmiş olacağız.
Burada kritik nokta, QR kodu sitesindeki bilginin, turiste cazip içerikte olmasını sağlamak. Turisti, anlamsız ve albenisiz yerlere yürütemeyiz. QR koduyla yön bulma işine turist, şebeke parası ödemiyor. Belediyenin bedava bir hizmeti... Bueno giornata e grazie (İyi günler, teşekkürler).

http://www.dunya.com/500-yillik-tastan-qr-149793yy.htm?fb_action_ids=10152130915480324&fb_action_types=og.recommends&fb_source=aggregation&fb_aggregation_id=288381481237582

Bordeaux : tous les monuments sur votre smartphone 

De quoi combler les utilisateurs de smartphone et androïd. Depuis mercredi, Bordeaux est relié au réseau Monument Tracker, la nouvelle application mobile et interactive qui permet de tout savoir en un éclair sur les monuments qui se succèdent en ville.
Comme l'explique l'office du tourisme de Bordeaux « c'est une découverte de la ville en toute liberté. Pas de contrainte horaire, pas de problème de langue (application disponible en français et en anglais), pas de supports papiers. Le visiteur n'a plus à chercher l'information, c'est l'information qui vient à lui. »

Rien de plus simple pour bénéficier de ce service. Il suffit de télécharger l'application (sur Google Play ou Apple Store). C'est gratuit à titre de test jusqu'à vendredi, ce sera seulement 1,59 euros (et pour toujours) après. Une fois que l'on est enregistré, Monument Tracker fait le reste. Chaque fois qu'il s'approche d'un monument (de 30 à 300 mètres selon les réglages) le téléphone vibre. Exemple : on arrive place de la Comédie. Le smartphone vibre. Il signale la présence de deux monuments : le Grand théâtre bien sûr et la Maison du vin. Il suffit de consulter. Une photo du grand théâtre apparaît et un texte explique tout. Pour compléter, enfin, Monument Tracker propose aux touristes « branchés » de partager leurs photos, leurs impressions et des informations pratiques sur les monuments concernés sur Facebook et Twitter.

350 monuments recensés
Pour la ville de Bordeaux, Monument Tracker a emmagasiné et géolocalisé 350 monuments. Ce qui est considérable. Aucune limite. Le système pourra en absorber d'autres, le site pouvant être sans arrêt actualisé.
À ce jour, seules trente destinations touristes de France, d'Espagne, d'Angleterre, d'Italie et des États-Unis proposent un tel service. Bordeaux a tout fait pour figurer dans le peloton de tête. L'office de tourisme n'a pour autant l'intention de supprimer ses guides. « Cet outil n'a pas vocation à remplacer les services d'un guide interprète mais simplement de faciliter l'accès à l'information et à répondre aux exigences d'une nouvelle clientèle en quête permanente de mobilité et d'indépendance.

http://www.scoop.it/t/qrcodesveille

3 Ekim 2012 Çarşamba

Alexandre Chemetoff


Le Référence, le livre « Visites »


Alexandre Chemetoff












Réalisations

  • Jardin d'Eau à Nancy
  • Aménagement paysager du campus de Villetaneuse (Université Paris XIII)
  • Alexandre Chemetoff avec Pierre Gangnet a réalisé, en 1982, le groupe scolaire Georges Brassens – Francis Poulenc situé place Jacques Brel dans le quartier des Garennes à Guyancourt dans les Yvelines.
  • Aménagement paysager des 4 kilométres de promenade de la plage du Havre.
  • Le plan-guide de l'Île de Nantes
  • Place de la Bourse, Lyon
  • Réaménagement de l'esplanade du centre commercial de la Part-Dieu, Lyon
  • Réaménagement en 1984 du siège de la société Sanofi-Aventis près de la Croix de Berny à Antony
  • Réaménagement de la place du Champ de Mars (Angoulême). Parking et rue commerciale sous la place.

Prix

  • Grand Prix de l'urbanisme en 2000

 Des Situations Construites, Blanquefort, Le 17 Juillet 2008

Blanquefort est, sa situation dans la métropole bordelaise et les projets qui s’y développent, l’atelier, le lieu etc.

Lier un équilibre, la saveur, du goût qui pourra cultiver de manier d’habiter dans la grande ville.

La Relation entre Espace Public et L’espace Privé.

Une manière d’habiter dans le territoire. Le déroulement de corporalité à la façon envisager la différence.

Recherche ressourcée du territoire.
La façon radicale de critiquer le modèle moderne. Regarder l’état des choses (l’expression d’une certaine façon de vie).
La situation marginale.

Relancer la fabrication des logements.
Blanquefort

 L’espace réaliste et humaniste.


Espace de vérité en construction (Contre la visualisation des bâtiments) d’abord la fonction.

Transmission, réinterroger et donner de l’intensité.
Ils aiment porter la critique sur les lieux mêmes. Là où l’architecture est en prise avec le monde réel.

Les Références : La revue « Le Visiteur » de Sébastien Marot.
Aménagement de l’espace public préparer les transports et redéfinir le condition d’habitat.
Crée un niveaux de Jardin (Prolongement et libre) au Quai François Mitterrand
La conservation des murs du bâtiment.
Utilise la lumière naturelle pour la partie parking.

Nantes
 L’idée espace publique ouvert à Nantes (utilisation le passage couvert). Transformer l’espace industriel à Nantes. 

http://www.miesarch.com










 Le Champs-de-Mars, Angoulême











http://webarchigram.free.fr/photo/?content%2Fphotographies%2FChamps+de+Mars+Angouleme%2F

Le Parc Paul Mistral, Grenoble
 Le côté historique à partir de 1850 et le début de 20ème siècle s’installe autours du grand boulevard.
Composer des éléments qui constituent le territoire.
Pour une transmission maximum avec une budget minimum.
L’Idée est « De faire moins pour plus ».



L’Idée général est « Il faut faire venir la ville contemporain dans la ville historique ».

 


1 Ekim 2012 Pazartesi

Yenilikler

-->
Asya
Nepal’de Himelaya sıradağalarının kapsadığı Manaslu Dağı dünyanın en yüksek 8. dağıdır.
8 bin 163 metredir Dağ çığlarıyla şimdiye kadar 60 dağcının ölümüne sebep olmuş.

Japonya’nın ‘Senkakue’, Çin’in ise ‘Diaoyu’ adını verdikleri adalar hep tartışmaya neden oluyor. Tayvan’da adalar üzerinde hak idda ediyor. Adalarda yerleşik yaşam bulunmamaktadır.




Endonezya, Sulawesi Adası sualtındaki fotograflar ile dikkat çekiyor.







Güncel
 Araba üreticisi Facel Vega, ilk olarak Fransız filozof Albert Camus’un içinde hayatını kaybetmesiyle tanınmış. Günümüzde ise 50 yıl sonra piyasaya yeniden çıkacak.
Önümnüzdeki hafta düzenlenicek olan otombil fuarı merakla bekleniyor. Marka Rolls-Royce’a rakip olarak gösteriliyor.





Arabadan söz açılmışken, İtalyan Fiat markası üretimlerini ülkemiz ve Brezilya, Polonya gibi ülkelerde gerçekleştiriyor. Ancak Ekonomik kriz ile  yatırımlarını İtalya içerinde tutacağını belirtti.

Hırsızlar jammer kullanarak araçların kapılarının kitlamesini englelliyor. Araç sahibi uzaktan kumandalı anahtarının ‘kitle’ tuşuna bastığında, Hırsız da kendi anahtarının ‘açma’ tuşuna basılı tutuyor ve sürücünün anahtarından çıkan sinyaller kesiliyor.


Ekoloji ve  Geri dönüşüm
Alman Hansgrohe 2012 çevre ödülünü , Türk tasarımı ‘Washit’ ürünü aldı. Enerji tasarrufu amaç alınmış.

ABD’de ‘Ice’ adlı şirket bisiklet kullananlar için kaza anında yardım hattına mesaj dönderen bir sensör gelistirildi. Böylece 15-60 saniye içinde yardım çağrısı gönderiyor. Fiyatı 195 dolar olarak belirlendi.

Elektrikli Taşıt ve Uygulama
ABD’de ‘Supercharger’ adı altında California Eyaletindeki kara yollarında devreye girdi.  İstasyonda 1 buçuk saat şarj edilen bir taşıt 240 kilometrelik yolculuk yapabilecektir. İstasyonlarda güneş enerjisinden faydalanılacaktır.

Moskova’da düzenlene  Textillwgprom Uluslararası Tekstil Fuari’na bu yıl Uşak’ta katılıyor. Rejenere ipliği tanıtılacaktır. Geri dönüşüm yoluyla elde ediliyor. Ve İspanya , İtalya’de yaygındır.

Spor
Waynw Gretzky
Waynw Gretzky Buz hokeyi oyuncusudur. Edmonton takımında ilk olarak tanınmaya başlandı ve 1980’lerde yıldız haline gelmiştir. Röportajda söylenilene göre 1980’de 5 bin dolarlık bir hokey bileti satılıyormuş.
Bezbolda bir efsane olmuş Tyrus Raymond Cobb’u da izlediğim bir biyografide keşfettim.

1930-40 ‘Uçan kaleci’ lakabıyla tanınan Cihat Erman Fenerbahçe’nin oyuncularındandı. Sarı kanarya lakabı’da bu şekilde verilmiştir.

Paletsiz İp Destekli Dalış
Sadece maske kullanarak, kılavuz bir ip boyunca kas gücüyle yukarı çıkış yaptığı bir spor dalıdır. Dalgıç, Devrim Cenk Ulusoy 81 metreye 84 saniye ile ulaştı. Ve dünya rekorunu kırdı.

Müzik
 Leonard Cohen, şair Muzisyen  İstanbul’da verdiği konsere başlamadan söyediği cümle beni etkilemişti. Şöyle: Neyim varsa size vereceğim.

II Divo’yu oluşturan Fransız Sebastien Izambard, İspanyol Carlos Marin, Amerikalı David Miller ve İsviçreli Urs Bükler ile rankli bir gruptur. Dünya turnesinde İstanbul’a da önümüzdeki ay içerisinde geleceklerdir.

Müziğin bebeklerin zeka gelimişlerini etkilediğine inanılır.  Altın plak ve Platin plak ödüllü besteci Raimond Lap’ın bu konu üzerinde çalıştığı ‘Lovely Sleepy Baby’ albümünü iyi örneklerden biridir.

Caz Müziğin öne çıkan isimleri; Contrane, Monk, Billy Holiday.


İzmir’deki Projeler
Bornova Hill Konutları, Meva Deluxe Vilları, Bornova Penta Plus, Ramada Otel ve Laila Konakları Yapıtsan’nın projeleridir.
Bunların dışında Bayraklı Tower da alışveriş seçenekleri ve yenileşen yaşam anlayısıyla farklılık katıcaktır.
Yenilene projeler arasında ise İzmir’in semgelerinden Tarihi Asansör’ün Mithatpaşa Caddesi’yle İnönü Caddesi arasında yapılıcak, asansör için 2 milyon lira harcanacaktır.

Avrupa’nın en büyük kongre merkezi olması planlalan Kuşadası Efes Kongre Merkezi 27 Kasım’da hizmete açılaçaktır. Toplam maliyeti 250 milyon Tl’yi aşan kongre ileriki süreçte daha da kapsamlı hale getirilecektir.

İZDENİZ, İzmir’in deniz altyapısının yetersiz olduğunu dile getirdi. Halkın ulaşabileceği noktalarda olmadığı düşünülüyor. Metro ve İzban raylı sistemleri yolcu sayısı düşürmüştür. Buna karşın deniz yoluyla ulaşımın 30 dakikadan 15 dakikaya indirilmezi ve yeni araçların alınması söz konusudur.

İstanbul’dan Projeler
Maltepe’de Nar markasıyla 3, projesi Narlife’ı hayata geçirem Tepe İnşaat, bölgedeki üniversitelerden güç alarak 1+1 evler inşaa edecektir. Şirket Narcity ve Narkule adlı iki projesiyle Maltepe’de uzun bir zamandır etkindir. Leed sertifikasını almak için ekolojik ürünler seçilecektir.
Rings İstanbullar projesi farklı tipte konut seçeneğine sahip.

Mövenpick’in şuan 72 oteli bulunuyor. Bu sayı 100’ çıkarılıcak ve geliri 1 milyar doları geçecektir. Mesela Ankara’nın Söğütözü’ndeki eski Varan arsasında inşaa edilen 50 milyon dollartık bir yatırım yapılacaktır. Enis Pekuysal Gümüşsuyu’nda , Yenibosna da 1 ay içerisinde yatırımların yapılacağını belirtmiştir.

İstanbul’da  Süleyman Camii’nin siluetini bozacağı gerekçesiyle durdurlan Haliç Metro Geçiş Köprüsü son günlerde dikkat çekiyor. Hatta bu mevzu zamanında UNESCO’nunda tepkisini almıştı. 1558 yılında Mimar Sinan tarafından Kanuni Sultan Süleyman adına yapılan  cami, köprü ile bölgedeki görsel zenginliğini kaybedebilir. Daha doğrusu çarpık yerleşimin hakim olduğu ve ön plana çıkan caminin olduğunu göz önünde bulundurmak lazım. Buköprü ile değişecektir. Istanbul herhangi bir silüete sahip değil. Önümüzdeki yıllarda şehiri sembolize eden bu denli başka bir yapının ortaya çıkması küçük bir olasılık. Olanaıda korumaz isek İstanbul şehri farklı kılan ve ilk görüşte tanınmasını sağlayan yapılarının etkinliğini kaybedicektir. Ben yenilkten yanayım. Ama doğru yer seçimi ve ilerki süreçleri göz ardı etmemek lazım.

Taksim Cumhuriyet caddesi ile Tarlabaşı bulvarı arasına araç alt geçit inşaatı işini, 51 milyon 55 bin 370 TL ile Kalyon İnşaat şirketi almıştır. İnşaat için yaklaşık 52 milyon 154 bin Tl maliyet belirlenmiştir.

Ağaoğlu Şirkeler Grubu, Ortaköy’deki Alarko Holding merkez binasını satın aldı.

Büyükdere Caddesi, Levent semtinde inşaa edilicek ‘Nef Offices 4 Levent 09’ projesi, toplam 41 bin 500 metrekare inşaat alanına sahiptir. 42 ile 142 metrekare arası 362 ofis seçeneği bulunyor. Ayrıca foldoffice ünitesi bulunuyor. Çeşitli spor ve kültürel aktiviteler içinde yatırımlar yapılacaktır.

Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım’ın yaptığı açıklamadan not ettiklerim : ‘Eğer 3 havalimanıda hizmete açılır ise trafikte belirli kısıtlamalar ve yönlendirmeler yapılması gerketiğini belirtmişti. Atatürk havalimanında yetkili olan TAV ve Fransız ortağı ADP’de Atatürk Havalimanı’nın kapatılmasından etkilenicektir. Bu fikri savunan, TAV CEO’su Sani Şener İstanbul’un yapılaşması için havalimanın kapatılmasıdan yanadır.

Ekonomi
Foreign Policy Dergisi’ne konuşan  Roubini ‘Küresel bir kusursuz fırtına olmaza da, Önümüzdeki yıl küresel ekonomi ve finansal piyasalar için zor bir yıl olacak’ öngörüsünde bulundu.

‘Paladyum’ yeni bir yatırım aracı olarak uluslararası piyasada ön plana çıkmıştır. Bu metal beyaz altın üretiminde kullanılmaktadır.

Türkiye Kalite Derneği (KalDer) tarafından her yıl verilen Ulusal Kalite Ödülü’ne  ‘Büyük İşletmeler’ akategorisinde Petkim aday gösteriliyor.


Prag’daki Tasarım Otel
Barigo Bar adını barok, gotik ve rönesans dönemlerinden adını alıyor. Prag’da bulunan mekan çek sanat anlayısını da korumaktadır. Bar’ın bulunduğu ‘The İcon Hotel’ Yunan bir ortodoks kilisesinden 60 yıllığına kiralanmıştır. Oteldeki hayat tarzı adlı konsept ile her iki ayda bir sergilenen sanat eserleri yenileniyor. Otel farklı bir dekorasyon anlayışına sahip. Odaların iç dekorasyanları aynıdır. Ama her oda daki tavan yükseklikleri ve yüzey çalışmaları farklıdır. Bazı odalarda ise 4 metreye ulaşan tavalar bulunmaktadır. Otelin restotanı ‘Jet Set’ ise Caz konserleri ve özel organizasyonlar içinde kullanılmaktadır.

İtalya-Sicilya
Sicilya, Palerma’da her yıl yapılan yelken turnuvaları hakkında konuşmak istiyorum. Turunuva da 4 gün boyunca Monaco, Monte Carlo’ya ulaşmak temel alıyor. Her teknede 8 kişi bulunuyor. Dönüşümlü olarak yapılan kaptanlık ile bu yıl 24 saat yarışan tekne vardı. Tabi teknelerin kapesiteleri verimlilik ve güvertedeki kişi sayısınıda etkiliyor.

Tasarımdan Kısa Notlar

İstanbul’da arkadaşlarımın bahsettiği yerleri not ettim. Bilinçsiz bir şekilde kalıplaşmış bir zevk ve tercih oluşmuş durumdadır. Ben böyle hissediyorum. Bu mekanlar dekorasyon adına sistemmatik bir söz gelimi lüks algısı yaratmış. İnsanlar kendini yenilenmeyen yerleri boşuna bu kadar el üstünde tutuyor. İlgi bizde farklı algılanıyor. Mesela Munich’de Bulunan’House Beer’ 15 yüzyıldan kalma bir bira evidir. Burada gerçek ilgiyi görüyorsunuz. Çünkü sık gelen müşetrileri için yaptkıkları küçük dolaplarda, müşterinin her geldiğinde aynı 1 litrelik bardağı dolap numarası ile birnevi kişiselleştirmesi hoş. Akıllıca bizde farklı stretejilerle ‘Akıllıca’ çözümler bulmalıyız. Ve her önümüze konulana atlamayıp, gözlem yapmaya devam etmeliyiz. Yinede bahsettiğim yerlerin listesini sizinle paylaşıyorum.

Beymen Brasserie, Nişantaşı,
Hünkar Restoran, Türk Mutfağı
Atiye Sokak’ta bulunan Hardal Retoran , Nişantaşı
Bebek, Happily Ever After
Etiler, Nurset Restoran

İç mimarlık hakkında İlk olarak New York’ta bulunan 40/40 Tower’ı ilgi çekici buluyrum. Türkiye’de ise Nişantaşında mağazası bulunan Mimar Mustafa Onay ve iç mimar eşi Handan hanımın mağzasındaki farklı mobilya ve dekarasyon seçenekleri ilginizi çekebilir.


Yılda bir kere yayınlanan ‘İndustrie’ adlı dergi tasarım ve mimarlık adına önerdiklerim arasındadır. Bu sayısında kapağı Juergen Teller’in Frieze Art Fair, London (11-14 Ekim) hakkında çektiği fotoğraf bulunuyor.






  Moda Tasarımı adına Yves Saint Laurent markasının yeni tasarımcısı Hedi Slimone’un çalışmaları ilgi çekiyor.

Momiji Bebekler :
Türkiye’de Beymen Blender’dan satın alabileceğiniz bebekler hakkında bir kaç detay hoşuma gitti. Öncelikle ne olursa olsun bu tarz işlevsel olman sevimli görünmek için tasarlanmış ürünleri pek haz etmem. Ama ürünün sunum biçimi hakkında konuşmek lazım. Çin kültürünü yansıtan ürünler geleneksel mutfaklarının evlere servis kutularının forundan esinlenilerek yapılmış. İçinde farklı temalara ait çümlelerin yazılı olduğu kartlar bbulunuyor. Asıl bu küçük bebekler şişme bir yastığın içine konuluyor ve bu şekilde korunmuş oluyor. Bu denli gölsel algıya yönelik diğer bir değişle işlevsiz bir ürün birden sunum şekliyle farklı bir boyuta taşınıyor. Ama bana kalırsa yinede sıradan tasarımlar...


Fotoğraf
Tamer Yılmaz’ın Piramid Sanat’taki sergisi ünlülerin gençlik serimlerinin olduğu bir seriyide kapsıyor. Sergi 12 ekim tarihine kadar sürecekmiş.





24 Eylül 2012 Pazartesi

Ekolojik Kasabalar Artık Türkiye’de

Ekolojik Kasabalar Artık Türkiye’de

Ekolojik Pazar sitesi ve Buğday derneği hakkında gözüme takılan birkaç bilgiyi paylaşmak istedim. Dededağında yapılaşan bu sistem ülkemizde de giderek yaygınlaşıyor. Sistem şöyle : Günde 5 saatlik çalışma karşılığında ücretsiz olarak çifliklerde kalıyor ve bölgenin doğal ürünlerini tüketebiliyorsunuz. Çiflikler sınırlı sayılarda insan ağrlıyor. Mesela 20 çivarı. Elektirik ihtiyacı minimuma indirlmiş. Mesela bir çamaşır makinesinin 1 saatlık çalışması 20 kişilik bir çifliğin 3 günlük elektiriğiyle eşdeğerdir.


Bunun dışında bu tecrübeyi edinen yabancı turuistler, özelliklede genç ve öğrenci kesiminden oluşuyor. Bence işin hoş kısmı budur. Yani ülkemiz doğal güzellikleriyle ön plana yeteri kadar çıkamazken bu denli geri dönüşümü uzun vadeli olan ve doğaya zarar vermeden yapılaşmak. Ve ekolojik köyleri doğuran otomatik bir sistem yaratmak. Umarım Türkiye ileride Ekolojik Köyleri ilede turizim sektöründe önemli bir yere sahip olur.



Dikkat
İngiltere’de 550 milyon dolar değerinde 230 bin ton yiğecek çöpe atılyor. Yıllık olarak 6,7 milyon tonu bulduğu, değerinin de 13,5 milyar dolara yaklaştığı belirlenmektedir. İngiltere’nin nufusu 60 milyonu bulmaktadır.
75 milyon nufuslu ülkemize bakıcak olursak; 13,5 milyar dolarlık yiğeceğin çöpe atıldığını hesaplıyabiliriz. 15 milyon ton karbondioksit olarak hesaplanmaktadır. Yılda 220 doların, ortalama ulusal gelir 10 bin dolar hesabıyla yüzde 2,2’nin sakağa atılması demektir.

Endülüs, İspanya

Endülüs

Bölgede boğa yetiştiriciliği yaygındır. Çoğrafi konumu : Bir yanı Akdenize diğeri ise Atlas Okyanusa bağlıdır. En önemli yapılardan biri 1812 Yasası Anıtıdır.
15. yüzyıl sonunda Amerika kıtasının keşvedilmesinden sonra ülkeye gelen altınlar şatafatlı bir dönem yaşatmış. Ancak 19. yüzyılda İspanya ve Fransa arasıdaki olumsuz süreç ülkeni durumunu etkilemiştir. Ve 1812’de ilk leberal anayasası ilan edilmiştir. Alanda bulunan heykeller Anesera Marinas’a aittir. Yasa ile engizisyon mahkemeleri kalkmıştır.

 Tarifa, Akdeniz’deki en uç bölgede bulunan yerleşim yeridir. 1805’te gerçekleşen Trafargar Deniz savaşı (İngiltere ile) bu bölgedeki Trafargar Feneri’nin olduğu yerde gerçekleşmiştir. Günümüzde fener turistik alanda kullanılmaktadır ve otele dönüştürülmüştür.







Malaga, Picasso’nun doğduğu şehir olarak ünlenmiştir. 1487’e kadar  islamiyetin hakim olduğu bir şehirdir. Ayrıca ülkenin en büyük 4, şehridir. Bölgeye yakın Alkasava Sarayı emevi sanatının sembolü haline gelmiştir. Yapı 11. yüzyıla aittir. Günümüzde şehir sanayi sektöründeki aktifliğiyle ön plana çıkmıştır. Nufusu yarım milyonu aşmaktadır.
 Almelya diye alnadırılan bölgenin eski adı ‘El Meriya’, ‘Denizin Aynası’ şeklindeydi. Bu araplar tarafından verilmiş ve hristiyanların hakimiyetiyle değişikliğe uğramıştır.

Ronda, Bugün geleneksel bir sembol olan boğa güreşlerinin doğduğu yerdir. Adeta kayaların üstüne kurulmuştur. Dört yanı derin yarlar ile çevrilidir. Tao Vadisi de burada bulunmaktadır. Bölgede 3 tarihi köprü bulunuyor. Bunlardan en görkemlisi, 100 metreye ulaşan ‘yeni köprü’ dür.
Valencia’da bulunan Çan Kulesi , 207 basamaklı olup en önemli yapılarındandır. Ayrıca Tulia Nehri şehrin içinden geçmektedir.

Çan Kulesi

 Barcelona, 1992’de olipmiyatlara ev sahipliği yapmıştır. Bu şehrin turistik, dolasıyla mimari anlamda yatırımlarını hızlandırmıştır. 1900’lerin modernizim akımının etkileri bu şekilde yansımıştır.

Mürsiye şehri tasavuf sanatının önemli ustalarından, İbn, Arabi’nin doğduğu şehirdir.


 














Katalan mutfağı keşfedebileceğiniz 'Rustic Facil' restoranda ızgara etler ön plana çıkıyor. Dekorasyonda'da ilgimi çeken duvarda asılmış olan saksıda yetiştirilen yeşillikler yemeklerde de kullanılıyormuş. Rahat bir çalışma ve sunum ortamı yaratılmış. Benzer bir örnek olarak 'Cuines Santa Caterina' valencia ve paella seçenekleriyle (Daj pilavı kullanılarak yapılıyor) tanınıyor. 

Hoşuma giden ise 15 yıldır restoranda temelden başlayarak şefliğe yükselen Jose Santiago'nun müşteriler ile sohbet etmesiydi.


Son olarak 'Barlobo' Restorandan bahsetmek istiyorum. Popüler bir yer. Tapasları ve içkileriyle ön plana çıkıyor. Ama bana sorarsanız, diğerleri kadar iddialı değil. Maden içki dedik, şaraptan da konuşalım. İspanyol şarapları genellikle koyu tonlarda dır. Bu fıçılarda kullanılan ağaçların verdiği bir farklılıktır. Kaliteli şarap ve gıda ürünleri için: 'Villa Vini Teca' doğru adrestir. 1932'den beri hizmet vermekteler. Şarap kısmı daha sonra eklenmiş ve 7000 çeşit bulunuyor. Barselona dışında Tokyo ve New York'ta mağazaları bulunuyor.

İspanyolların önemli tasarımcılarından Ricardo Bofill'in tasarımlarıyla ilgileneler için Barcelona W Hotel (1964) doğru bir tercih olabilir. Otelde Eclipse Bar'da şehre panoramik bakış açısıyla tercih ediliyor. Asıl akıllıca ve farklı olan tasarımcının her detayında payı olan kral dairesiydi. İki şey dikkatimi çekti, İlki tasarımcının farklı tonlarda ve dokularda seçilen tahta geometrik formlar ile yaptığı şehrin kuş bakışı görünüşüydü. Belkide tam olarak söylemek istediği bu değildi. ikincisi ise yataktan hem gün doğumunu hemde batımını izleyebiliyor olmamız. Bu gerçekten uzun zamandır en etkileyici bulduğum bütün yapan detaylardan... Bu bakış açısı nereden mi geliyor? İşte yaptığı bir röportajdan alıntı: 'Hayatım boyunca gezdim. Aslında ben bir gezginim'. 

Miro vakfının düzenlediği sergide ilgi çekici olabilir. Miro'nun dönüm noktası Paris'te  surrealisler ile tanışmasıyla olmuş. Ardından figüratiften uzaklaşıp abstrait eserler üretmeye başlamıştır. 2. Dünya Savaşından sonra New York MOMA'da yaptığı sergi ile Amerika'da tanınmaya başladı. Özetlersek şiir, çocuk ve gizem kilit kelimeler olabilir.


20 Eylül 2012 Perşembe

Güncel Haberler

Kenya


Thorn Tree Cafe, Nairobi'de bulunuyor. İlk hizmete açıldığında insanlar notları buluşma noktası olarak gördükleri için restoranın sembolü haline gelen ağacın üztüne asarlarmış. Gelenek devam etmiş ve günümüzde yeşil panoya insanlar notlarını bırakmaya devam ediyor.

Kenya da medeniyet 25 bin yıl öncesine dayanıyor. 
Görsel olarak çok zengin ve renkli buluyorum. Yemeğe geri döndüğümüzde 'Carnivore' restoran değişik tadlarıyla ön plana çıkıyor. Sistem yaratıcı ve samimi olmuş. Masaya çeşitli soslar ve salataların bulunduğu bir tabak geliyor. Ardından restoranda müşterilerin önünde ateşte pişiyor. Ve masaya pişmiş deve,timsah etleri yada öküz yumurtaları şişler ile geliyor. Sınırsız yemekte özgürsünüz! Bu arada Kenya kahvesi aroması ile fark yaratmaktadır.
Carnivore



Biraz yerleşik yaşamdan bahsetmek istiyorum. Şehrin ortasına hayvanlar yerleştirilmiş. Etrafında ise evler daire formunda diziliyorlar. Amaç, korumak.

Aile yapıları da önemli bu tarz bir yapılaşma yaklaşık 200 kişilik bir grup için planlanmış. 
Geleneklerden Bazıları: 
Gerçek bir erkek olmak için aslan avlamak şart.

Çok çocuk sahibi olmak zenginlik göstergesidir.

Dansları sırasında eğer kız istiyorlarsa sıçrama oranları ödedikleri başlık parasıyla doğru orantılıdır. Başlık parası hayvanlar ile takas yoluyla yapılıyor.

Süt ile kanı karıştırıp içiyorlar. Bunun güç verdiğine inanılıyor.

Bölgede 1957 yılına kadar Hindistanın hakimiyeti mevcuttu. Bu mimari olarakta yansımıştır.

Mombassa
Tristlerin en çok ilgisini çeken bölgelerden biri Mombassa Marine Park’tır Diğer bir değişle Ekolojik su altı parkıdır. Burda dalış yapıp yakındna doğla yaşamı inceleyebiliyorsunuz.

Denizde gelgitler çok sık olmaktadır.

Truzim için erkek develer ulaşımda kullanılmaktadır. Dişiler yük taşıma gibi fiziksel zorlamalarda kullanılmaz.

Bölgede bir çok timsah çifliği bulunuyor. Her birinde yaklaşık 10 bin timsah besleniyor. Timsahlar 150 ve üstü yaşlara kadar yaşayabiliyor.

Mombasa,
Afrika’nın güney doğusunda bulunuyor. 1953’te İngiltere kraliçesinin ziyareti için Dev Fildişi Heykelleri yapılmış. Ayrıca doğu Afrika’nın en önemli kalelerinden biride bu şehirdedir. İtalyan bir mimar tarafından, Portekizlilerin yaptırdığı bir kaledir.  Kale zemin olarak çok sağlamdır. Temel Coraller üzerine kurulmuştur. Coral kayalar dalgaların kırılma noktalarında da bulunmaktadır. Bu bölgeler tehlikeli olduğu için yasaklanmıştır. Kale İngiltere’nin hakimiyeti döneminde hapisane olarak kullanılmıştır. Hapisaneden once ise müslüman Humman sultanlığına ev sahipliği yapmıştır. Kaledeki savaş topları ise Portekizliler tarafından İskoçya’dan getirilmiştir.

 İngiltere aracılığıyla demir yolları yapımı için getirilen Hintliler bölgede baskındır. Hintliler zamanla bölgenin zenginleri olmuş ve Somaliler ile ticaret yapmış. Doğu Afrika’daki en eski Camii, Mandlney Camii,1901 yılında yapılmıştır.  

Ülkenin bayrağıda birçok sembolü barındırmaktadır. Kırmızı, massayi kabilesi ve kanın sembolüdür. Siyah ten renklerini ifade der. Yeşil ise doğal zenginliklerine olan şükranlarının sembolü olarak bilinir.


Conca dei Marini 
Bir zamanlar manastır olan Otel Monastero Santa, İtalya’nın Conca dei Marini isimli küçük bir kasabasında bulunuyor.


Otelde 20 oda ve spanın yanı sıra, deniz manzarasına karşı kurulduğu için sonsuzluk hissi uyandıran bir havuz da bulunuyor.













Projeler (İstanbul)

Mimari gelişmeleri takip ederler için Esin Tümer’in yazılarını önerebilirim.
Notlar: Dumankaya Mimarlık
Terrace Tema (Mimar İbrahim Özdemir, İnanlar İnşaat)
Teslimat : Şubat 2014, Atakent İstanbul
Muhteşem Cephe Muhendislik (Dış cepheye alüminyum giydirme)
İnşaat Construction Aksoy (EYS uygulaması, ISO 9001 eğitim belgesi)

Dünya Basın Fotosu Ödülü : Samuel Aranda,
Fotoğraf adına çalışmalarını farklı bulduğum ve yeni keşfettiğim; Tahsin Aydolmuş'u inceleyebilirsiniz. Son olarak Hrant Dink Ödülleri ilginizi çekebilir.
http://www.hrantdinkodulu.org/









Yazar Camilla Lackberg (İsveçli olan yazar ekonomi üzerine eğitim almıştır). Polisiye romanı, Buz Prenses'in yazarıdır.
Tercih ettiği yazarlar: Peter Robinson, Reginald Hill, Denise Mina, Patrick Süsking (Koku Kitabının yazarı), Donna Tartt (Gizli Tarih kitabı).
Güncel bilgileri takip etmek için: http://rat-de-bibliotheque.over-blog.com/




Müzik
İstanbul’da  2012 yılında düzenlenen konserlerden not ettiklerim : Red Hot Chili Peppers, Stevie Wonder, Pitbull, Duran Duran, Dead can did,  Jessie J., Zaz, Carnaval Latino, Tom Jones, Chris de Burgh, Cranberries. İlgi çekici bulduğum  bir diğer konu ise verilen vergiler idi. Belediyelere verilen vergiler ile konser biletlerine yaklaşık %60 vergi eklenmiş oluyor. Buna karşın tiyatroda oran %8’e kadar inmiş durumdadır.

Prof. Ahmet Ercan’ın İstanbul’un olası bir depleme hazırlıklı olmadığına dair yazıdığı yazıyı okudum. Verdiği cevaplar doğrultusunda Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar’ın yeni projeleri açıkladığı bir yazıyı paylaşmak istiyorum.
(http://emlak.kanald.com.tr/emlaktv/Haber__Roportaj/Erdogan_Bayraktar_Istanbulda_kurulacak_uydu_kentleri_acikladi/738/1.aspx)

Tra Sen
Vietnam hakkında okuduğu bir yazıda fark ettiğim bir alkol çeşidinden bastemek istiyorum. Adı Tra Sen, afyodizyak etkisi olduğuna inanılıyor. İçerisinde organları boşaltılıp sadece zehiri bırakılan kobra yılanı ke akrep bulunuyor. Bunlar iki yıl cam şişelerde bekletiliyor. Alkol oranı %50’ye yakın bu yüzden sınırlı miktarlarda tüketiyorlar.








Brüksel
Manneken Pis-İşeyen Çocuk heykeli 1619 yılında yapılmış.
Tintin ve Red-kit’in yazarları(Georges Simenon) bu şehirden çıkmıştır. Avrupa parlemento binasıda burada bulunmaktadır. Parlamentonun önünde yapılan bir eylem gösterisini ilgi çekici buldum. EMB, Avrupa süt imalatcıları birliğinin yükselen fiyatlara karşı tepkisiydi. Fraklı ülkelerin bayraklarıyla süslenmiş inek heykelleri bulunuyordu. Ve üzerlerinde ‘The Fair Milk’ yazıyordu.Görsel olarak renkli ve sanatıda içinde barındırdığı için pozitif bir etki yarattığını düşünüyorum.


Cam küp modernde olan bir organizasyondan bahsetmek istiyorum. Belçika, Hollanda ve Fransa’nın arasındaki kültür değerlerinden etkilenmiştir. Belçikada hükümet yoktur. Ama sistematik bir düzen var. Organizasyona geri dönücek olursak, değişik tadların farklı sunumlarla değerlendirilmesi ve not verilmesi üzerineydi. İlgileneler için ‘Le design Culinaire’ diye araştırabilirsiniz. Fransa'da bu konu hakkında bir workshop’a katılmıştım. 



Bali
İlk olarak polenta yemeğiyle yulafın köpük halinde sunumunu görüyorsunuz. Bir diğeri ise 63 derecede pişen yumurtanın sarısı kayısı kıvamına gelmiş. Tatlı olarakta siyah çikolata üstüne altın ile suslenmiş. Ve kaynamış rum alkoliyle sonlandırılıyor.

Bali, Endonezya’da bulunan 140 kilometre yüz ölçümü olan bir adadır. Bölge için 1916’da olan yanardağ patlaması önemlidir (Agung Yanardağı). İlk olarak Hollanda bölgede hakimiyet sağlamıştır. İkinci Dünya Savaşındaki kararıyla Japonya bölgeye etkin olmuştur. Son olarak Endonezya adını almıştır.
En büyük Hinduizim tapınaklarından Uluwatu’da burada bulunmaktadır. İnanışa göre maymunlar tapınağı korumaktadır. Tapınağa giderken giyilen geleneksel kıyafetlerde renklı tonlardadır. Ayrıca bellerine sarı renkteki kumaşla yaptıkları kemer  ile gitmektedirler. Tapınak 6. yüzyılda Daniel Nirelta tarafından yapılmıştır. Baharatlar mutfak kültüründe ön plana çıkmıştır. Bahsettiğim 1916’da patlayan yanardağdaki mağzemeler ile elde edilen taştan havan üretilmektedir. Bu havalar sadece kök baharatlarını ezmek için kullanılmaktadır. Bölgeye has : Küçük Bali yeşil limonları, kara kırmızılı biberler, kara fındık ve zencefil.

Desa köyünün tapıanğı diğerlerinden farklıdır. Üç farklı bölge bulunur. Bunlar sıyasıyla : İnsan doğa ilişkisi, insan insan ilişkisi ve son olarak insan ve tanrı arasındakidir. İnanışa göre Şiva tanrısın yok etme tanrısı olarak görülmektedir. Din insanların yaşam biçimlerini etkilemiştir. Mesela : 17 yaşında gençlerin dileri törpülenir. Ve bu bir seromoni şeklinde davetliler önünde gerçekleştirilir. Son olarak Bali mutfağından ilgi çekici bulduğum muz yaprağı ve balığın kullanımına değinmek isterim. Çeşitli baharatlar ile marine edilen levrek balıkları, muz yapraklarına sarılıyor. Ve iki tarafından kürdan ile tutturulur. Son olarak ikişer dakika arayla ızgarada ızgarada pişirilir.